22 Mart 2014 Cumartesi

Borda sayımı: Çok Séçenekli Oylama Düzeni

Türkiye'de yérel séçimlere 8 gün kalmışken séçimleriñ daha uzlaşmacı bir düzeneğe nice érişeceğini tartışmak, kimileri için işten bile değildir. Bu yazınıñ amacı, daha uzlaşmacı olduğuna inandığım bir séçim düzenini konu alacak. Bu oy yöntemine Borda oy düzeni dénir, çünkü 1770'te Fransız matematikçi, doğabilimci ve siyasalcı Jan-Şarl de Borda (Jean-Charles de Borda) tarafından ortaya atılmıştır.

Yérel séçimleri örnek vérmekle başlayalım.

Bilindiği gibi, oy pusulası dénen yaprağa tek bir tercih yapılıyor. Bu, séçmene "kimi eñ çok yéğliyorsun?" sorusunu sormaktır. Ancak bir séçmen için tek yanıt olmayabilir. Nitekim, her kişiniñ görüşü ayrık olup görüşünü temsil édebilecek tek bir aday olmayabilir. Veya daha da karmaşığı; kimi istemediği belli olmasına karşın birkaç aday arasında kararsız olabilir. Özellikle alternatifsizlik durumlarında bu kararsızlık büyük bir séçmen kitlesi añlamına gelmektedir.

Bunu aşmanıñ bir yolu, birden çok séçeneğiñ séçilmesini sağlamaktır. Örneğin Ayhan, Bayhan, Cayhan, Çayhan ma Dayhan diye adaylarımız olsun. Ayhan ile Bayhan ABP'den, Çayhan ile Dayhan da ÇDP'den adaylıklarını koymuş olsunlar, ayrıca Cayhan bağımsız aday olsun.

Diyelim bir séçmen, siyâsî görüş olarak ABP'ye yakın olsa da Cayhan adlı kişiniñ de iyi bir aday olduğunu düşünmektedir, ancak Bayhan'ı da iyi bulmamaktadır. Bu séçmeniñ, şimdiki düzende yapabileceği tek şey, ya bağımsız adaya ya da Ayhan'a oy vérmek olacaktır. Bu da Ayhan (hatta ABP) ile Cayhan arasındaki oyları bölmek démektir. Bir de, adayıñ kendisine değil de partiye oy véreceği için parti içinden, séçmenimiziñ istemediği Bayhan "atanabilir". Oysa, iki adayı da doğrudan séçebilirse "Ayhan ile Cayhan'dan herhangi biri başkan olabilir" démiş olacağından oylar bölünmüş olmayacaktı. Bundan da iyisi, adaya oy vérdiği için, oyu partisiniñ eliyle istemediği bir adaya gitmemiş olacaktı.

Şimdi geliñ bunu bir düzenek hâline getirelim.

Önce iki yordamla karşılaşıyoruz:
  1. Yéğlenen adaylarıñ sırası, veya
  2. Yéğlenen adaylarıñ listesi
istenebilir.

Adayları "eñ sévilenden eñ az sévilene sıralamak", adaylar için bir ağırlık hesabı gerektirecektir. İlk yéğlemedeki (tercihteki) oylar doğrudan toplanır, ikinciler ikiye bölünüp, üçüncüler üçe bölünüp, ..., n'yinciler n'ye bölünüp öyle toplanır (n sayısı burada séçimde kaç yéğleme olacağını bildiriyor). Séçmenler tüm yéğlemeleri doldurmak gereğinde değil (oyların neye bölüneceği tartışmaya açıktır).

Adaylarıñ ağırlıksız listesi olursa bu kéz, böyle hesaplar yapılmaksızın, aday için kaç damga vurulmuşsa o kadar oy almış sayılıp, eñ çok oy almış aday kazanacaktır.

Sıralamalı olan séçim, daha ayrıntılı bilgi véreceğinden bence daha iyidir. Bu sayede, ilk tercihleriñ daha étkili olduğu ancak alternatif yéğlemeleriñ de hesaba katıldığı bir düzen olmuş olur.

Bunu yandaki görselde vérilmiş oylamada görelim.

1., 2., ve 3. tercihleriñ yazıldığı ve altında Borda sayımlarınıñ bélirtildiği görseldeki soñuçlara göre, eğer bu séçim yalñızca ilk yéğlemeler üzerinden yapılsaydı birbirlerine çok yakın oylar almalarına karşın Ayhan, Cayhan ma Çayhan arasından séçimi Çayhan kazanacaktı. Oysa yukarıda söylediğim biçimde Borda sayımı yapıldığında séçimi Ayhan kazanmış oldu. Çünkü Ayhan, ikinci ma üçüncü tercihlerde daha çok yéğlendi, bu onuñ Çayhan'a göre daha çok uzlaşılan bir aday olduğu añlamına gelir!

Çoklu séçim düzenini uygularken kimi güçlükler oluşacaktır. Örneğin oy pusulası adaylarıñ tümünü içerecek bu yüzden biraz büyük olacaktır. Nitekim, yéğlemeleri tek tek yazmak da ayrı bir güçlüktür. İlk yéğlemeyi ikincisinden ayırmak için ayrı damgalar mı kullanılmalı? Yoksa ayrı pusula ve sandıklar mı?

Benim görüşüme göre yéğlemeler için ayrı sandıkçıklarıñ olmasıdır. Bu tabi ki kağıt sayısını yéğleme sayısına katlayacaktır. Ancak zaten sayısal/dijital oylamaya geçilmesini savunmaktayım. Belki de daha ucuz bir yöntem de geliştirilebilir.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder